Sıkça Sorulan Sorular
Su tesisatçı, bir yapının temiz su ihtiyacını karşılayan ve atık suyun güvenli şekilde dışarıya atılmasını sağlayan sistemlerin bütünüdür. Bu sistem hem içme-kullanma suyu hatlarını hem de pis su (drenaj) hatlarını kapsar. Anahtar bileşenleri borular, vanalar, musluklar, sifonlar ve su sayaçlarıdır. Ayrıca hidrofor, termosifon ve su deposu gibi yardımcı sistemler de su tesisatına dahil olabilir. Su tesisatları doğru projelendirilmediğinde hem su israfına hem de yapısal sorunlara neden olabilir.
Evet, ikisi aynı gibi görünse de arasında küçük farklar vardır. “Sıhhi tesisat”, genellikle hijyenin ve sağlıklı su kullanımının ön planda olduğu iç mekan tesisat sistemlerini ifade eder. Ev ve ofislerdeki lavabo, klozet, duş, musluk gibi ekipmanların su ve atık bağlantılarını içerir. Su tesisatı ise bu sistemlerin yanı sıra, suyun binaya gelişini ve atıkların binadan çıkışını sağlayan daha geniş kapsamlı bir sistemdir. Yani sıhhi tesisat, su tesisatının bir alt bileşeni olarak düşünülebilir.
Su kaçağını tespit etmek için gelişmiş teknolojiler kullanılmaktadır. Termal kameralar, akustik dinleme cihazları, nem ölçüm cihazları ve basınç test sistemleri ile kaçak olan bölgeler tespit edilir. Bu cihazlar sayesinde duvarlar, fayanslar veya zeminler kırılmadan, noktasal olarak kaçağın yeri belirlenebilir. Eskiden “kırmadan tespit” mümkün değilken, artık gelişmiş cihazlarla çok daha zahmetsiz ve maliyeti düşük bir şekilde tespit yapılabilmektedir.
Musluğun damlatması genellikle conta ya da kartuş arızasından kaynaklanır. Kireçlenme, aşırı basınç, contanın zamanla aşınması ya da musluğun sık kullanılması sonucunda iç parçalar işlevini yitirir. Tekli musluklarda genellikle contalar, bataryalarda ise kartuşlar değiştirilerek sorun çözülür. Bazı durumlarda musluk tamamen yenilenmelidir. Ayrıca musluk gövdesinde oluşan çatlaklar da su sızdırmasına neden olabilir.
Sifon arızaları genellikle sürekli su akışı, sifonun çekilmemesi ya da rezervuarın dolmaması gibi belirtilerle kendini belli eder. İç mekanizmalarda bulunan şamandıra, diyafram ya da tahliye vanasında oluşan arızalar bu sorunlara neden olabilir. Suyun sürekli akması hem su israfına yol açar hem de faturaları artırır. Arızalı parçalar değiştirilerek veya komple mekanizma yenilenerek sorun giderilir.
Tesisat borularının ömrü kullanılan malzemeye göre değişiklik gösterir. Eski tip galvanizli borular 20-25 yıl, PVC ve PPRC (plastik) borular ise ortalama 30-50 yıl dayanabilir. Ancak yanlış montaj, yüksek su basıncı, don olayları ya da korozyon gibi etkenler boruların ömrünü kısaltabilir. Eski yapılar bu nedenle sıklıkla komple tesisat yenilemesi gerektirebilir.
Kesinlikle evet. Görünmeyen su kaçakları, sürekli olarak suyun boşa akmasına neden olur. Bu da hem su faturalarının artmasına hem de yapıların zarar görmesine yol açar. Özellikle sıcak su hattında meydana gelen kaçaklar hem su hem enerji israfına neden olur. Kaçaklar zamanında tespit edilmediğinde ayda yüzlerce lira fazladan fatura ödenebilir.
Bu tamamen musluğun arızasına ve genel durumuna bağlıdır. Eğer sadece conta, kartuş veya bağlantı yerinde bir problem varsa tamir etmek daha ekonomik olabilir. Ancak gövdesi çatlamış, iç mekanizması yıpranmış ya da çok eski model bir musluksa, yenisini almak uzun vadede daha az maliyetli olur. Ayrıca yeni modeller su tasarrufu sağlayabilir.
Modern teknolojiler sayesinde artık çoğu zaman duvarların kırılmasına gerek kalmaz. Termal kameralar ve akustik cihazlar ile kaçak yerleri noktasal olarak tespit edilir. Ancak bazı durumlarda, özellikle kaçak geniş bir alana yayılmışsa veya cihazlarla tespit edilemiyorsa sınırlı bölgelerde kırma işlemi gerekebilir.
Hayır, çoğu sifon arızasında tüm rezervuarı değiştirmeye gerek yoktur. Genellikle rezervuar içerisindeki şamandıra, conta, tahliye valfi gibi parçaların değiştirilmesi sorunu çözer. Ancak rezervuar çatlamışsa veya üretimi durmuş eski bir modelse, bu durumda yeni bir rezervuar takılması gerekebilir.
Suyun bulanık ya da sarı renkte akması genellikle borularda paslanma, tortu birikimi veya su kesintisi sonrası hava karışması nedeniyle olur. Eski galvanizli borular zamanla paslanır ve suya metal karışabilir. Bu durumda boruların yenilenmesi gerekebilir. Şebeke kaynaklı geçici bulanıklıklarda ise birkaç dakika su akıtmak genellikle yeterlidir.
Bazı yüzeysel su kaçakları (örneğin musluk altı, lavabo bağlantıları) gözle görülerek tespit edilebilir. Ancak duvar içinde, fayans altı ya da zemin altındaki kaçakları tespit etmek profesyonel ekipman gerektirir. Ayrıca yanlış müdahale kaçağın büyümesine ya da daha fazla masrafa neden olabilir. Bu yüzden profesyonel destek almak genellikle en doğru çözümdür.
Sifonun suyu tam boşaltmaması; tahliye mekanizmasında tıkanıklık, su seviyesinin yetersizliği, iç parçaların arızalanması veya rezervuarın yanlış ayarlanmasından kaynaklanabilir. Ayrıca klozet içerisindeki gider borusunun tıkanması da suyun tam çekilmesini engeller. Bu tür sorunlarda sifonun iç mekanizması kontrol edilmeli ve gerekiyorsa ayarlanmalı ya da parça değişimi yapılmalıdır.
Tesisat ustası seçerken deneyim, referans, kullanılan malzemelerin kalitesi ve servis sonrası destek gibi kriterler dikkate alınmalıdır. Sertifikalı ve alanında uzman bir usta hem işi kısa sürede bitirir hem de uzun vadede sorun yaşanmasının önüne geçer. Ayrıca fiyat yerine hizmet kalitesi odaklı seçim yapılması ileride oluşabilecek ekstra masrafları engeller.